İnsan hayatının önemli safhalarından biri çocukluk çağıdır.Hemen herkesin çocukluk çağı ile ilgili acı ve tatlı hatırası vardır. Bu hatıralar olumlu yada olumsuz izler bırakır. Çocukluk çağı bir computer gibidir. Ona ne yüklersen
ilerde kaşına onunla ilgili veriler alırsınız. Bu pandemi sürecinde hemen hemen bütün çocuklar etkilendi.Etkilenme hem fiziksel ,hem de psikolojik ruhsal yönde oldu. Halen de devam ediyor.
Fiziksel etkilenmede
Psikolojik-ruhsal etkilenmede
Davranış bozuklukları gibi durumlar ortaya çıktı. Daha önce düzenli yemeğini yiyen okul saatinde okula giden ,oyun saatinde oynayan ,dinlenme saati, uyku saati, yemek saati olan çocukların herşeyi karıştı.Hareket azaldı .Günün her saati mutfakta yemekle karşı kaşıya olan çocuk
ister istemez kilo almaya başladı.Dur demek ,mutfağı kilitlemek mümkün değil.Ne yapalım?Mümkün olduğu kadar kilo aldırmayan meyve sebze ,süt yoğurt, kuru yemiş ağırlıklı beslenme şeklini mutfakta uygulamalıyız.
Evin içinde hareket alanı oluşturmalı, çocukların hareket edebileceği spor aletlerini evde bulundurmalıyız. İzin verildiği kadar belli saatlerde mutlaka parka çıkarmalıyız. Bu dönemde spor salonları kapalı olduğundan gerekirse günün belli saatlerinde parkta yürüyüş yapmalarını sağlamalıyız.
Tam eğitim çağında çocukların okula gidememesi tabiki büyük dezavantaj. Evi mecburen okul ve sınıf havasına sokmalı, ortamın sessizliğini, düzenini, temizliğini sağlamalıyız. Online derslerin takibini mutlaka yapmalı, çocukları kendi hallerine
bırakmamalıyız. Onları motive etmeli gerekirse arada ödüllendirmeliyiz.Anlamadıkları konuları onlara biz anlatmalı, bir bakıma ebeveyn-öğretmen olmalıyız. Kaçırdıkları veya anlamadıkları konuları yeniden izlemelerini sağlamalıyız.
Çocuklar evde oldukları için mikroplarla daha az karşılaşıp, daha az hasta olurlar.Fakat bu sefer başka problemler başlar. Fiziksel olarak genelde çocukların gereksiz kilo aldıkları görülüyor.Bunun için hem ev içi hareketi artırıp ,hemde beslenme
şeklini daha az kilo aldırıcı yemekler yaparak değiştirmek gerekiyor. Evde sürekli kapalı alanda kaldığımızda psikolojimiz bozuluyor.Çocukların ders dinlemesini, söz dinlemesini beslenmesini ,uykusunu çok etkiliyor.Çocukların bir birleri arasındaki davranışları,
anne babaya karşı davranıları önemli ölçüde etkiliyor. Çocuk kimse ile muhattap olmayıp tablet bilgisayarına koşuyor. Orada seyrettiği filimler olumsuz yönde çocuğu etkiliyor.Hatta seyrettiği filimler psikolojisini davranışını bozuyor. Rüyalarını etkiliyor. Uykudan sıçrayarak bağırarak uyanmaya başlıyor. Tableti, bilgisayarı elinden aldığında demoralize olup derslerini yapmamaya dinlememeye başlıyor.
Anne babaya karşı daha agresif olabiliyor. Velhasıl kısır döngü büyüyor. O zaman bu zor dönemi atlatmak için hepimiz, bütün bireyler elbirliği yapmalıyız. Çok sabırlı olmalıyız. Çocuklarla diyaloğu hiç koparmamalıyız. Hep bardağın dolu tarafını
görmeli ama tatlı dille durumu onlara anlatmalıyız. Sürekli onları motive etmeli bu sürecin geçici olduğunu anlatmalıyız.